RUŞEN GÜNEŞ KİMDİR?
1940 Beypazarı doğumlu sanatçı, Ankara Devlet Konservatuarında Necdet Remzi Atak ile, Londra Kraliyet Kolejinde Frederick Riddle ve ABD Indiana Üniversitesinde William Primrose ile çalışmıştır. CSO nun sınav ile atanan ilk solo viyolacısı olan Ruşen Güneş bu görevi sırasında Walton, Bartok ve Hindemith gibi bestecilerin konçertolarını Türkiye'de ilk kez seslendirmiştir. Türk bestecilerinden N.K. Akses, A.A.Saygun, C.Tanç, Y.Tura'nin konçertolarını defalarca çalmış ve Saygun'un konçertosunun, Londra Filarmoni ile , CD'sini yapmıştır. Ayrıca Borusan için yaptığı "Sayısız Türk Bestecileri ve viyola " adlı konserlerde Usmanbaş, Özdil, Altınel gibi birçok bestecimizin eserlerini duyurmuştur. Askerlik görevinden sonra İngiltere'ye yerleşen sanatçı İngiliz Oda Orkestrasında 4 yıl solo violacılık yaptıktan sonra 1979-1987 yılları arasında Londra Filarmoni'de, 1988-2000 yıları arasında BBC Senfoni orkestrasında aynı solo viyola görevini sürdürmüştür. 15 yıl Londra Yaylı Dörtlüsü'nde çalan Güneş, bu grup ve İdil Biret ile Mahler piano dörtlüsünün , Cesar Franck piano beşlilisinin ve gitarcı John Williams ile Bocherini gitar beşlilerinin CD kayıtlarını yapmıştır. Saygun viyola konçertosu, Suna Kan ile Mozart Senfoni Koçertant ve Keman, Viyola duoları -Hindemith Matem Müziği - Telemann Viyola Konçertosu - Viyola ve Şiir - Türk Bestecileri ve Viyola - İdil Biret ile Berlioz - Liszt - Harold in İtaly yaptığı CD ler arasındadır.
Ruşen Güneş, Mayıs 2018'de Londra'da ki son konserini Turkish Forum UK'in düzenledigi, şair Orhan Veli'nin doğumunun 100. yılı vesilesiyle vermiş ve sairin şiirlerini kendi besteleri eşliğinde seslendirmişti.
Birol K. Yigitcan - 30/05/2020
Önce insan, sonra sanatkar, Violacı Ruşen Güneş üstadımızı kaybettik.
Amansız bir hastalığa, zamansız yolcu ettik. Derin üzüntü içindeyim.
Hayatla barışık, kendinle barışık, insan ve doğa sevdalısı,
yaşam sevinci ile dolu, benzeri olmayan kişiliği ile emsalsiz bir insandı.
İngiltere de tereciye tere satıyordu ama Türk ezgilerini sever, Orhan Veli'ye bayılırdı.
Dünyaya kanık gibi tatlı bir sitemle bakar, lezzetli fakat yalın kelimelerle ifade ederdi.
Anodolunun bağrından kopmuş bir Cumhuriyet çocuğu idi.
Devlet Sanatçısıydı ama takıp takıştırmaz,
Tekirdağ da bir sokağa ismi verildiğini duyunca; "Yok yahu!" diye sevinir,
neden ve niçin der, adeta ikna edilmek isterdi.
Çelebi idi ama işinde ciddi bir icracı, duayen bir sanatçı, bir öğretici,
tanıştığı -hele gençler- kişilerin hayatına dökümüdür bir akil adamdı.
Turkish Forum UK olarak bizi kırmamış ve son konseri ile bizi onurlandırmıştı.
Sevgili Ruşen Güneş, seni tanıdık, kazandık, sevdik, gurur duyduk.
Bunlar bizim.., Hayatımıza kattıkların...